Aile ve Sosyal Hizmet Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü Programını açıkladı. Mahinur Göktaş iktidar yıllarında faillerin cezasız kalmasına müsaade edilmeyen ve şiddete taviz verilmeyen bir sistem kurduklarını iddia ederken 2025 yılının ilk 10 ayında 400 kadın katledildi, en az 300 kadının ölümü şüpheli olarak kayıtlara geçti

Aile ve Sosyal Hizmet Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü Programı’nda yaptığı sunumda, günün anlam ve önemi sebebiyle aklımıza gelen üç kavramın farkındalık, güçlenme ve adalet olduğunu söyledi.
Bakan, son yirmi üç yılda saray politikalarının kadına yönelik şiddet noktasında toplum farkındalığını arttırdığını ve şiddet olaylarında hızlı ve kapsayıcı refleksler veren bir toplum inşa ettiğini iddia etti. Göktaş, bu politikalar doğrultusunda yapılan hamlelerin, kadınların yaşam alanını genişlettiğini de ekledi. Böyle ifade edilse de son yıllarda, erkek şiddeti tarafından öldürülen kadın sayısının dört yüzün altında olduğu son zaman, 2017 yılı oldu. 2025’in ilk 10 ayında 400 kadın katledildi, en az 300 kadının ölümü şüpheli olarak kayıtlara geçti. Devlet politikaları, “aile yılı” gibi düzenlemelerle kadınların vücudu ve doğurganlığı üzerinden bir tahakküm oluştururken Mahinur Özdemir Göktaş’ın cinsiyet eşitliği noktasındaki vizyonu ve önderliği için teşekkür etmek için her fırsatı değerlendirdiği Erdoğan, “anneliği reddeden kadın eksiktir, yarımdır” ya da “kadın ve erkek eşitliğinin fıtrata ters olduğunu” gibi söylemleri 20 yılı aşkın süredir dile getiriyor.
Mahinur Özdemir Göktaş yaptığı konuşmada kadına yönelik şiddete karşı hukuk mekanizmalarından da bahsetti. İktidar yıllarında hukuki mekanizmaları etkin kılan bir adalet iklimi oluşturduklarını aktaran Göktaş, faillerin cezasız kalmasına müsade etmeyen bir hukuk sistemini mevcut kıldıklarını belirtti. Göktaş’ın konuşmasında verdiği bu veriler karşısında 23 yıllık AKP iktidarında kadın cinayetleri davalarında katiller iyi hal indirimleri ve sık sık gelen aflarla serbest bırakıldı. Hukuk mekanizmaları erkek şiddetini önler değil bu şiddeti mümkün kılan bir şekilde inşa edildi. Kadın cinayetlerine yönelik soru önergeleri AKP-MHP oyları ile reddedildi. Rabia Naz’ın cinayeti gibi birçok cinayetin failleri cezalandırılmadı, failler cezalandırılmazken hak mücadelesi yürüten ailelere hapis cezaları verildi.
Göktaş konuşmasında 6284’ün etkin bir şekilde yürütüldüğünü söyledi. Göktaş bunu söylese de kadınların şikayet mekanizmalarına ulaşmasından ulaştıktan sonra bunların etkin bir şekilde uygulanmasına çok sayıda ihlal yaşandı. Kadınlar karakollardan “Ailesiniz, barışın” denilerek evlerine gönderildi. 6284 uygulansa dahi yargı mekanizmalarının ve siyasi iktidarın politikalarının erkek şiddetinin önünü açan bir biçimde işlemesi sonucunda koruma tedbir kararı almış onlarca kadın da öldürüldü.
Sendika.Org